Savaş Ekonomisi
Duma’da kimyasal silah kullanımını Liderlerin karşılıklı atışmaları ve söylemleri sonunda füze atışları ve Suriye’de kimyasal tesislerin vurulmasıyla biriken gerginlik geçici de olsa şimdilik son buldu. ABD, Birleşik Krallık ve Fransa birlikte hareket ettiler. Rusya Birleşmiş Milletlere şikayet edip kınama istedi ve oy çokluğu ile red edildi. Kutuplaşma artık net olarak görünüyor. Aslında esas savaş rus diplomatların sınır dışı edilmesiyle başlamış ve Romanya da Batı ülkelerin başlattığı bu harekete katılmıştı.Bundan sonra ne olur zaman gösterecek. Sanki üçüncü dünya savaşı ve geçmişte yaşadığımız soğuk savaş son hız sürüyor. Buna enerji savaşları da diyebiliriz. Petrol ve doğal gaz ülkeler arası dengeleri bozuyor da diyebiliriz.
Ortadoğu ve özellikle Suriye’de yaşananlar karşısında Uluslararası Ticaretin de boyutu değişmeye başladı ve bitecek gibi de görünmüyor. Doğal gaz ve petroldeki sıkıntılar elektrik tüketimine dayalı araç ve gereçleri öne çıkardı . Otomotivde elektrikli araç üretimi artarken ev ısıtmasında da ve elektrik üretiminde solar paneller yeni bir pazar olarak ortaya çıkmaya başladı. Solar çatı yalıtımları bile görmeye başladık. Tabii enerji olan güneş enerjisi gündeme oturdu ve araştırma, geliştirmede ve üretimde ön plana geçti. Bir tarafta savaş sürerken diğer bir yandan enerji konusunda alternatif arayışlar ürüne dönüştürülüp piyasaya sürülüyor.Yenilenebilir enerji alanındaki gelişmeler ise hızla gelişmeye devam ediyor. Çöplerden üretilen metan gazı elektrik üretimine dönerken hem çevre temizleniyor hem de alternatif enerji üretimi hızla yayılıyor.
Savaş ekonomisinde en büyük getiri ise silah sanayinde ve üreticilerinde görülüyor. Bu yüzden savaş sanayi teşviki hiç bitmeyecek gibi görünüyor. Birçok ülke ve firma ürün çeşitlerini arttırırken bu konuyla ilgili yan sanayide her gün yeni girişimler görüyoruz. Klasik füze, roket ve silah satışları hızla artarken insansız hava araçları ve bu konuyla ilgili bilgisayar programları da savaş pastasından hatırı sayılı pay alıyor…