Geri Dönüşümle Gelen Medeniyet

Bir seri finansman toplantıları için bulunduğum Cenevre’de yatırımlar ve teşvikler geri dönüşüme ağırlık verirken yarattığımız çöplerin çevreye zarar vermemesi için ne yapılması gerektiği sıralandı. Yeni dünya bir adım öteye gitmiş ve toplama tekniklerini yaygılaştırımaya başlamış. Öyle ki plastik, cam, kağıt gibi ayrımlardan bir adım daha ileri gidilmiş kompost (sulu meyve ve sebze atıkları) ,renkli ve beyaz cam, aeresol ve deterjan kutuları, hatta kahve kapsülleri için alt gruplar açılmış ve şehirlerin belirli merkezlerine her özelliği gösteren kutular konmuş. Hatta kompost için doğada eriyen torbalar kullanılmaya başlanmış. İnsanlar çöplerini gruplandırıp bu kutuların içine atıyorlar. Bu merkezlerden toplanan atıklar uygun geri dönüşüm merkezlerinde topluma tekrar kazandırılıyor.Bu sayede kağıt yapmak için daha az ağaç, cam ürünleri yapmak için daha az hammadde, plastik  imalatı için de daha az petrokimya ürünü kullanılıyor. Atık çöp sorunu ortadan kalkıyor. Doğa’ya daha az zarar verilirken müthiş bir tasarruf yaratılıp  belediyelere ilave masraf yerine gelir sağlanıyor. Sonuç olarak şehirlerde yaşayanlara maddi pozitif yansıması oluyor.

Kompostun ise bambaşka bir özelliği var. Ayrı işlemden geçirilip tanklarda sıkıştırılıp metan gazı yaratılıyor ve bu gazdan elektrik üretiliyor. Çıkan posa ise gübre olarak kullanılıyor. En güzel tarafı ise şehirlerdeki çöp atılan çöplük kokusu ortadan kalkıyor. Bugün örneğin Bükreş çevre yolunda çöplük kısmı hiç de iç açıcı değil ve rüzgar şehre doğru estiğinde koku çevreye yayılıyor. Bana göre bunun tedbirini şimdiden almak lazım. Getirisi, yapılacak yatırımdan kat kat daha fazla çıkarken çevre temizliğine katkısı çok büyük…